Trafik kazasında hayatını kaybeden, kimden hesap sormalı?
Trafik kazalarının en önemli birinci nedeni sürücü, ikincisi ise yüksek hızdır. Sürücüden kaynaklı nedenlerin başında ise, sürücü yorgunluğu gelmektedir. Sürücü yorgunluğundan kaynaklı kazaları önlemenin çözümü, takograf uygulaması ile sürücülerin çalışmasını kontrol ederek,yeteri kadar dinlenmelerini sağlamaktır. Yüksek hızdan kaynaklı kazalar ise, hız sınırlandırıcı donanımlar kullanarak, önlenebilir. Bu iki uygulama olması gerektiği şekilde uygulanabilirse, ağır vasıtaların karıştığı trafik kazaları en az % 50 azalacaktır.
Takograf konusundaki mevzuatımızı, AB mevzuatı ve AETR sözleşmesi ile 2011-2012 yıllarında uyumlu hale getirmemiz gerekiyordu. AB’de ve AETR sözleşmesine taraf ülkelerde, takograf takma zorunluluğu ve dijital takograf dönüşüm konusundaki kuralları inceleyerek, bazı sorulara cevap arayalım.
Takograf takma zorunluluğu olan araçlar;
Karayolları Trafik Yönetmeliği, Takograf takması zorunlu araçlar ve istisnalar. | AB ve AETR Sözleşmesi ve, Takograf cihazları Yönetmeliği’nde; takograf takması zorunlu araçlar ve istisnalar. |
Ticari amaçla yük taşımacılığı yapan ve azami ağırlığı 3,5 tonu geçen araçlar ile ticari amaçla yolcu taşımacılığı yapan ve taşıma kapasitesi şoförü dahil 9 kişiyi geçen araçlarİSTİSNALAR:2918 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önceki yıllarda üretilen araçlarla, resmi taşıt olarak tescil edilmiş ve edilecek olanlar ile şehiriçi ve belediye mücavir alanı içerisinde yolcu ve yük nakliyatı yapanlarda takoğraf bulundurma ve kullanma zorunluluğu aranmaz. | Ticari amaçla yük taşımacılığı yapan ve azami ağırlığı 3,5 tonu geçen araçlar ile ticari amaçla yolcu taşımacılığı yapan ve taşıma kapasitesi şoförü dahil 9 kişiyi geçen araçlar.İSTİSNALAR:Güzergahı 50 kilometreyi aşmayan ve tarifeli seferler ile yapılan yolcu taşımada kullanılan araçlar. İzin verilen azami hızı saatte 40 km’yi geçmeyen araçlar.Yükün bu araçların hizmetlerine atfedilen görevler nedeniyle alınmış ve kontrol altında olması durumunda; sürücü olmadan sahip olunan veya kiralanan silahlı hizmet araçları, sivil savunma araçları, itfaiye araçları ve toplum düzenini muhafaza etmekle görevli araçlar.Ticari olmayan taşımacılık işlemlerinde, insani yardım amacıyla, acil durumlarda veya kurtarma operasyonlarında kullanılan araçlar. Tıbbi amaçla kullanım için tayin edilmiş araçlar.Merkezinden uzaklığı 100 km’lik bir yarıçap içinde olan özelleştirilmiş çekiciler.Teknik gelişme sebebiyle yol testlerine tabi olan, tamir edilen veya bakım altında olan araçlar ve henüz hizmete konulmamış yeni imal edilen araçlar.Azami ağırlığı 7,5 tonu geçmeyen ve ticari olmayan yüklerin taşımasında kullanılan araçlar veya araç kombinasyonları. Kullanıldıkları taraf devletin mevzuatı gereğince tarihsel statüye sahip olan ve yolcu ve yükün ticaret dışı taşındığı ticari olmayan araçlar.Kanalizasyon, sel, su, gaz ve elektrik hizmetleri, otoyol bakımı ve kontrolü, çöp toplama ve boşaltma, telefon ve telgraf hizmetleri, posta gönderilerinin taşınması, radyo ya da televizyon yayınları ve radyo yahut televizyon istasyonu ya da alıcılarının tespiti ile ilintili işlerde kullanılan araçlar. Sirk ve luna park ekipmanı taşıyan araçlar. Çiftliklerden süt veya hayvan beslemede kullanılan süt ürünlerini toplamada ve konteynerleri geri getirmede kullanılan araçlar. |
Hangi şartlarda analog takograf dijital takograf ile değiştirilmelidir?
Dijital takograf takılması , AB ülkelerinde 1 Mayıs 2006 tarihinde, AETR sözleşmesine taraf ülkelerde ise 16 Haziran 2016 tarihinden sonra yeni tescil edilen araçlar için zorunlu olmuştur. Bu tarihlerden önce tescil edilmiş ve takograf takması zorunlu olan araçlarda analog takograflar takılıdır. Aşağıdaki durumlarda, analog takograf dijital takograf ile değiştirilmektedir.
- Analog takograf arızalandığında (Kayıt cihazı ve sensör aynı anda).
- Araç plakası değiştirildiğinde.
- Araç satıldığında.
- Araç sahibi isterse, gönüllü olarak.
Hangi araçlar takograf takacak?
Hangi araçların takograf takacağı, hangi tip takograf takacağı ve hangi tarihte takacağı 2918 sayılı karayolları trafik kanununda belirtilmiştir ve bunu belirleme yetkisi İçişleri Bakanlığı’na verilmiştir. 2918 Sayılı kanuna göre araçlarda, analog ve elektronik takograf kullanılabilir. Dijital takograf belirtilmemiştir. Ayrıca, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından 21 Mayıs 2010 tarihinde çıkarılan Uluslararası karayolu taşımacılığında çalışan araçlarda kullanılan takogaf cihazları yönetmeliğine göre , takograf takması gereken araçlar, AB’de ve AETR Sözleşmesinde takograf takması zorunlu araçlar ile aynıdır. 2918 sayılı kanunda, 1984 model araçlardan başlayarak takograf takılması gerekir hükmü vardır. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından 2012 yılında çıkarılan Takograf cihazları muayene ve damga yönetmeliğinde yapılan değişiklikle , 30 Haziran 2014 tarihinden sonra yeni tescil edilecek araçlara dijital takograf takılması ve 1996 model yılından itibaren başlayarak, takograf takması gereken araçların, belirlenen takvime göre Ekim 2021 ‘e kadar analog ve elektronik takograflarını, dijital takograf ile değiştirilmesi hükmü getirilmiştir (Bu konudaki yetkinin yasal olarak İçişleri Bakanlığı’na ait olduğunu hayıtlayalım).
Takograf uygulamasında başarı; eksiksiz bir sürücü çalışma mevzuatının varlığına, takograf servislerinin takografların ayarlarını doğru yapmasına ve etkin bir denetime bağlıdır. Dijital takograflar için ayrıca, denetim personelinin elinde veri indirme cihazları ile analiz yazılımı olması gerekmektedir. Maalesef uygulama başlayalı 10 yıl olmasına rağmen, bunların hiçbiri gerçekleşmemiştir.
Birde hız sınırlandırıcı donanımlar meselesi var. 2006 yılında hız sınırlandırıcı donanımlar da, takograf cihazları ile birlikte ölçü ve ayar mevzuatı kapsamına alınmıştır. Hız sınırlandırma özelliği , 2000 yılından sonra imal edilen benzinli, 2003 yılından sonra üretilen dizel motorlarda zorunlu olarak bulunan bir özelliktir. Önce yıllarda üretilen araçlara da harici olarak takılabilmektedir. M2 ve M3 sınıfı orobüslerin hızı 100 km/h (KKTY;110 Km/h), N2 ve N3 sınıfı kamyonlarını hızının 90 km/h (KKTY; 99 km/h) ile sınırlandırılması gerekmektedir.Yani, gerekli ayarlar yapılırsa, araçlar, sürücü gaza ne kadar basarsa bazsın , bu ayarlanan hızın üstüne çıkamamaktadır. Bugün yollarda 130-140 km/h yapan servis araçları ve otobüsler, 150-160 km/h hız yapan kamyonlar görüyoruz. Uygulamanın hayata geçirilememesinin birinci nedeni, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının hız sınırlandırıcı donanımların ayar ve muayenesini yapacak servislerin yetkilendirilmesi işlemini 2006 yılından beri yapmamış olması, ikinci nedeni trafik denetim ekiplerinin denetimdeki zafiyeti, üçüncü nedeni ise, hız sınırlandırıcı donanımların ayarının yapılmamasının araç muayenelerinde hafif kusur olmasıdır.
Bu durumda sormak gerekmez mi;
- Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın, İçişleri Bakanlığı yetkisinde olmasına rağmen, hangi araçların hangi tip takografı , hangi tarihten geçerli olarak takacağına ilişkin yaptığı düzenleme, hukuki ve yasal olarak geçerli midir? Yoksa, yok hükmünde midir?
- Geçerli ise, Takograf cihazları yönetmeliğine göre takograf takması gereken ama Karayolları Trafik Yönetmeliğine göre takograf takmaması gereken araçlar ( Bir çok okul ve şirket servis aracı, K2 belgesine kayıtlı araçlar vs..), neden takograf takmıyor? Bunun izahı nedir?
- 1984-1996 model yılları arasındaki ticari araçların sürücüleri kurallara uymayacak mı? Onların çalışma süreleri nasıl kontrol edilecek? Takograf takacaklar mı, takmayacaklar mı?
- Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, 2011 yılında çıkarması gereken sürücü çalışma yönetmeliğini hala neden çıkartmadı?
- İçişleri Bakanlığı, uygulama başlayalı 10 yıl olmasına rağmen, neden kontrol için gerekli veri indirme cihazları ve analiz yazılımını alamadı?
- Sanayi teknoloji Bakanlığı, çıkardığı yönetmelikte, dijital takograf uluslararası nakliyatta çalışan araçlarda kullanılabilir derken, 2918 sayılı kanunda ise , araçlarda elektronik , mekanik veya elektro-mekanik takograflar kullanılabilir hükmü varken, yurtiçi nakliyatta çalışan araçlarda dijital takograf kullanılabilir mi? Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın bu düzenlemeyi, takograf cihazlarının muayene ve damgalama işlerini düzenleyen yönetmelikte yapması, mevzuat hazırlama tekniği açısından ne kadar uygundur?
- Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, neden ‘’Hız sınırlandırıcı Donanımlar Servis Hizmetleri Yönetmeliği’’ ni hazırlamamıştır? Ama takograf konusunda, diğer bakanlıkların yetki alanına girmeyi dahi göze alarak düzenlemeler yapabilmiştir? Amacı, trafik kazalarını önlemek ve bunda samimi ise, aynı ilgiyi hız sınırlandırıcı donanımlar konusunda da göstermesi gerekirdi.
- Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, takograf servislerinin yaptığı ayar ve muayene işlemlerini neden istenen standartlara yükseltememiştir?
Karar sizin! Bu durumda; ticari araçların yasal hız sınırı üzerindeki hızlarda karıştığı kazalarda ve sürücü yorgunluğu nedeni ile meydana gelen trafik kazalarında hayatını kaybedenler, kimden / kimleden hesap soracaktır? Bu kader mi? Buna kader diyenler, muhtemelen Allah’ı kendi kusurlarına alet ederek günah işliyorlar!
Bilal Yeşil